3 Nisan 2020 Cuma

Tatar Çölü

aylardır yıllardır okuma listemde olan Tatar Çölü'nü bu karantina günlerinde okumak nasip oldu. içe çekilme yaşanan bu günlerde kendi yaşamımızı varoluşumuzu kendimizi sorguladığımız zaman diliminde Tatar Çölü'nü okumak tabiri caizse cuk oturdu.
Kimi okurlar akıcı ve bir çırpıda okunan bir kitap olduğunu söylüyor. Lakin ben öyle düşünmüyorum. kitabi sindirmek için, okurken bi yandan da sorgulamak için, drogo ile empati yapabilmek için ağır ağır sindire sindire okuyunuz.

bu kitabı okuyup da etkilenmeyen neredeyse yok çünkü yazar çoğu günümüz insanın belki de yaptıklarını, düşünce tarzlarını, varolussal kaygılarını tarif ediyor. bizler de çoğu şeye gereğinden fazla anlam yüklüyoruz. bizler de yaşamımıza mucizevi anlamlar yüklüyoruz, kahraman olmayı, dünyayı değiştirmeyi istiyoruz. beyhude bir çaba...

ve bana kalırsa kitap bize öğütler, tespitler ve çıkarımlar sunuyor;
hayatın tek bir kere yaşanabileceği ve ömrünü en iyi şekilde değerlendirmesi gerekir
önemli olanın kişinin kendisine yüklediği anlamdır.
kalabalıklar içinde benlik arayışında olmak, hayatın sorgulanması
hayatın tercihlerle dolu olduğu ve her tercihten sorumlu olanın bizim olmamız. jean paul sartre' ın dediği gibi insan özgürlüğe mahkumdur...

Tatar Çölü

aylardır yıllardır okuma listemde olan Tatar Çölü'nü bu karantina günlerinde okumak nasip oldu. içe çekilme yaşanan bu günlerde kendi ya...